Biz sizi arayalım

Yanık Yüz

 

Yanık Yüz

Yanık Yüz



Yanık Yüz

 

Yanık Yüz
 
Yüz yanıklarında Erken tedavi ve Geç dönem Rekonstrüksiyon
 
Sadece yanık kazaları değil her türlü kazada en fazla korunan bölge olmasına rağmen yüz yanıkları sık rastlanan yaralanmalar arasındadır. Tek başına yüz yanıkları nadir olur, genellikle vücudun diğer bölge yanıkları ile birliktedir. Yüz yanıklarında yüzün önemli yapıları yaralandığından tedavide bu önemli organ ve yapıların özelliklerine göre davranılır.
 
Yüz yanığı ile birlikte göz, kulak kepçesi, saçlı deride de yanık hasarı görülebilir. Tek başına yüz yanıkları toplamda % 3-5 oranında yanık oluşturmasına rağmen önem verilmesi gereken yanık grubuna girerler. Bu orandaki bir yanık şok yönünden hayati tehlike oluşturmasa bile ciddi sayılabilecek yüz yanığı olan hastalar birlikte olan olası organ hasarlarının yakın takip ve tedavisi için yine hastanede yatırılarak tedavi edilmeleri gerekir.
 
Yüz yanıkları morbiditesinin önemi nedeniyle başlangıçtan itibaren doğru ve hem estetik hem de fonksiyonelsonuç almaya yönelik tedavi edilmelidir. Amaç yaranın epitelle örtülmesi değil, kullanılabilir, fonksiyonel ve estetik olarak kabul edilebilir bir cilt örtüsünün elde edilmesidir. Öncelik sırası ilk önce fonksiyonel bölgelere verilir daha sonra estetik olarak dikkat çeken bölgeler gelir.
çoğunlukla patlama şeklindeki yanıklarda ve alev yanıklarında yüz yanıkları oluşur. Sıcak sıvılarla olan yüz yanıklarında tüm yüzü kaplamayan yanıklar görülürken, alev veya elektrik arkı ile oluşan yüz yanıkları daha geniş ve ciddi yanıklardır. Elektrik nedenli yüz yanıkları sıklıkla sanayi bölgelerinde oluşan kazalarda görülmekle birlikte ev kazaları, büyük yangınlar ve trafik kazası ile birlikte olan yangınlarda yüz yanıkları çoğunlukla alev yanıkları şeklindedir.
 
Hem erişkinlerde hem de çocuklarda hemen hemen benzer oranda görülür.
 
YÜZ YANIKLARINDA ERKEN TEDAVİ
Yüz yanıklarında bulgular ve teşhis yöntemleri genel yanık bilgisinden farklı değildir. Yüzde çoğunlukla güneş ışınlarına bağlı görülen birinci derece yanıklar eritem ve ağrı ile karakterize olup sadece semptomatik tedaviye ihtiyaç gösterir.
Yüzün ikinci derce yanıkları genel olarak derin ve yüzeyel ikinci derece yanıklar olarak iki ayrı şekilde değerlendirilir.
Yüz yanıklarında erken dönemde müdahale etme şansı yakalanmışsa ilk 30 dakika içinde soğuk uygulama yapılmalıdır.
Yanıklarda soğuk uygulama yaparken buz ya da buzlu su kullanılmaz, sadece 10–15 dakika süre ile soğuk suda ıslatılmış havlu ya da kompreslerle soğuk uygulaması yapılır. Yanıklı hastaların tümünde olduğu gibi yüz yanıklarında da hastaların daha önceki immunizasyon durumuna göre Tetanoz immunprofilaksi programı uygunlanır.
 
Yüz Yanıklarında ilk müdahale ve Pansuman
İkinci derece yanıklarda klinik olarak ağrı ve eritemle birlikte bül oluşumu vardır. Yanık sonrası erken dönemde ilk 30 dakika içinde yanık yüzeylere soğuk uygulaması yapılır. Bu dönemde yüz, göz çevresi kulak kepçesi ve ağız, dudaklar serum fizyolojikle temizlenir. Saçlarda alev yanığında yanmışsa burada kalan saçlar kısaltılırsa hem yara inspeksiyonu hemde temizlik ve pansuman daha kolay olur. Tıraş edilmeyen saçlar altında veya oluşan kabukların altında çok kolaylıkla enfeksiyon gelişebilir. Soğuk uygulama, temizlik ve debridmanı takiben yanık derinliğine göre tedavi stratejisi belirlenir. Debridmandan sonra yara açık bırakılmamalıdır. Açık bırakılırsa yüzeyel nekroz gelişir ve yanık yarası derinleşir. Her zaman başlangıçta yanık derinlik tayini kesin olarak yapılamayabilir.
 
Yanık derinliğinin tam tayininin genellikle 24–48. saatlere bırakılması daha doğru karar vermeyi kolaylaştırır. Hatta bazen bu sürede yeterli olmayabilir. Böyle durumlarda, özellikle ameliyat edilmesi düşünülen olgularda kararsızlık durumlarında 5-7 güne kadar beklenebilir.
Yara serum fizyolojik ile temizlenir ve büller patlamamışsa sadece sıvı içerikleri bir enjektörle aspire edilir ve bül zarının bütünlüğü korunarak ve biyolojik pansuman olarak kullanılabilir. Daha sonra üzerine yaraya yapışmayan kapalı pansuman uygulanır. Geniş olmayan derin ikinci derece yanıklarda da yine yaraya yapışmayan kapalı pansuman uygulanır. Başlangıçta günde iki kez pansuman değişikliği yapılır ve birkaç gün sonra günde bir kez pansuman yapılır.
 
Bu tür yanıklar sadece yüzde ise ve derin sayılabilecek yanık değilse hasta yatırılmadan ayaktan takip ve tedavi edilebilir. İkinci derece küçük boyutlu yüz yanıklarında “açık pansuman” olarak isimlendirilen ve kabuk oluşturma esasına dayalı pansuman yapılabilir. Bu amaçla temizlenen yanık yara yüzeyine aralıklı olarak birkaç kez % 10 povidon iyot, % 10 gümüş nitrat solusyon veya Rifocin amp. vs. sürülerek kurutulur. Topik olarak kullanılan bu materyaller yara yüzeyinden sızan plasma ile birlikte kuruyarak bir kabuk oluşturur. Sadece küçük alanlar ve yüzeyel yanıklar için kullanılan bu yöntemde epitelizasyon tamamlana kadar kabuk korunur ve daha sonra kabuk kendiliğinden düşer.
 
Kullanılan ilaçlar bakteriostatik veya antibakteriyel olduğundan başlangıçta oluşan kabuğun altı sterildir. Daha sonra ilave problem gelişmedikçe steril kalır. Küçük yanık alanları için bütün yüz bölgesi ve saçlı deri kapalı pansumanla sarılıp kapanmadığı için hastaların sosyal ve mesleki aktiviteleri de böylece kısıtlanmamış olur. çok ciddi ödem yoksa göz kapakları ödemi nedeniyle gözler kapanmamışsa açık ya da kapalı pansuman yöntemlerinden biri tercih edilerek uygulanabilir. Vücudunun başka yerinde yanık yoksa hasta ayaktan tedaviye yönlendirilir. Daha geniş ve derin yanıklarda kapalı pansuman yapmak gerekir.
 
Yara pansumanında kullanılacak materyaller konusunda oldukça fazla ve değişik materyal bulunmakla birlikte birinin diğerine kesin üstünlüğü yoktur. Enfeksiyon veya ciddi kontaminasyon yoksa bakteriostatik veya antibiyotikli topikal ürünlere ihtiyaç yoktur. Yaraya yapışmayan vazelinli veya parafinli ürünler tercih edilebilir. İkinci derece yanıklarda sentetik transparant (Tegaderm, Omiderm ve Biobrane gibi) örtülerde kullanılabilir. Bu tür pansumanların amacı zaten bazal hücreler vasıtasıyla kendiliğinden iyileşecek olan yanık yarasının iyileşme ortamını hazırlamak, yaraya dışarıdan olası ilave (travma, yaranın kuruması, ısı kaybı ve enfeksiyon gibi) zararların gelmesini önlemektir. İlk 24–48 saatlik süre içinde bu tür önlemlerin alınması ve soğuk uygulama yapılması yanık yarasının ilk oluşumundan sonra yaranın veya hasarın daha fazla derinleşmesini ve genişlemesini önleyecektir. Yüz yanıklarında başını yukarıda tutması önerilen hastalara 5-7 günlük antibiyotik tedavisi ile birlikte ağrı kesiciler verilir.
 
Yüz derisi, göz kapakları ve kulak kepçesi hariç genellikle kalındır. Boyun derisi ise yüze göre daha incedir. Özellikle erişkin erkeklerde sakal ve bıyık daha derin yanıklarda bile sekonder epitelizasyonunu hızla sağlar. Yüz genelinde yağ bezlerininde fazla olması sekonder epitelizasyon olayını hızlandırır.
 
Derin olmayan ikinci derece yanıklar ve birinci derece yanıklar sekonder epitelizasyonla oldukça iyi bir şekilde nedbe bırakmaksızın iyileşirler.
Derin ikinci derece veya üçüncü derece yanıklar daha ciddi yanıklardır, belirgin iz kalır ve bu hastalara daha ileri tedavi girişimleri gerekebilir. Yüzde ağrının azalması, his kaybı dolaşım bozukluğunu ve derin yanığı işaret eder. Üçüncü derece yanmış deri serttir, kurudur, ağrısızdır ve esnekliğini kaybetmiştir. Canlılığını kaybetmiş bu deriye “eskar” adı verilir.
Spontan İyileşme 3 haftadan fazla sürecekse,
unstabil ya da Hipertrofik nedbe bırakacaksa,
oluşacak nedbe dokusu greftten daha kötü olacaksa veya yanık yarası infekte ise eskar eksizyonu ve deri greftlemesi yapılır. Bu yanıklarda hayat boyu kalacak olan izler gelişir.
Yüzde Ödem, Larinks ödemi, inhalasyon yanığı
Yanık bir travmadır ve travma ile birlikte oluşan doku ödemi gibi, yanık olan her yerde az veya çok ödem gelişir. Yüzde yanıkla birlikte oldukça ciddi ödem gelişebilir. Göz kapakları ödemi birkaç gün görmeyi tam engelleyebilir. Ağız çevresi yanıkları dudaklarda ciddi ödem oluşturarak beslenme ve konuşmayı zorlaştırır. Bu tür ciddi yanıklar alev yanığı sonucu ise genellikle inhalasyon yanıkları da tabloya eşlik edebilir.
Bu durumlarda inhalasyon yanığı bulguları araştırılmalıdır. Eğer Larinks ödemi varsa veya gelişiyorsa hastayı yatırıp yakından takip etmenin yanı sıra hastaya endotrakeal entübasyon veya trakeotomi açılması gerekebilir. Larinks ödemi ile birlikte hırıltılı solunum ve solunup zorluğu vardır. Larinks ödemi ancak laringoskop veya bronkoskopla bakıldığında görülür.
 
Yüz bölgesi, saçlı deri ve boyundaki ödemi azaltmak için baş elevasyon’uda şarttır. Uygun resüstasyon tedavisi yapılırsa ödem 36–48 saat sonra azalmaya başlar ve gözler genellikle bu dönemden sonra açılmaya ve görmeye başlar.
Yüz yanığı ile birlikte gözde de yaralanma konjonktivada yanık, erozyon ve ülserasyon olabilir. Göz hastalıkları konsültasyonu yapılarak oluşan lezyonları tedavi edici veya göz koruyucu tedaviler ilave edilir. Ayrıca aşırı ödem ile birlikte göz kapakları içe ya da dışa doğru dönerek konjonktiva hasarı oluşturabilir. Ödem geçince bu durum kendiliğinden düzelir.
 
Dudakların mukozası da yanarak hasar görebilir. Mukozada genellikle ikinci derece yanık olur. Ödemli dönem geçtikten sonra yani 3–5. günlerde dudak mukozası kurumaya eğilimlidir. Kuruyunca hasta ağızdan beslenmeye başladığından dudak hareketleri ile dudaklar çatlar ve kanar. Bunu önlemenin ve yanığı tedavi etmenin yolu mukozayı devamlı olarak yumuşak tutmak ve kurumasını önlemek için yağlı kremlerle nemlendirmektir.
 
 
 
 
 
 
ETİKET: yanık tedavisi, yanık izi, yanık izleri, yanık nasıl geçer, yanık kremi, yanık için, yanık ile yardım, yanık nedir, ikinci derece yanık, yanık lekesi, yanık yüz, birinci derece yanık, yanık ayak, yanık bakımı, yanık kaşıntısı, yanık izi tedavisi, yanık merhemleri

İLGİLİ ÜRÜNLER

zzBalen Sarı Kantaron Yağı 250 ML

45.00 TL

zzBalen Sarı Kantaron Yağı 250 ML

zzHerbalGold Gotu Kola Ekstrakt 60 Kapsül

175.00 TL

zzHerbalGold Gotu Kola Ekstrakt 60 Kapsül